Hazır giyim sektörü, maliyet artışları ve rekabet gücü kaybı ile karşı karşıya. Sektör temsilcileri, acil önlemler alınması gerektiğini vurguluyor. İthalatın artması ve üretim düşüşü endişe veriyor.
EGSD ve TGSD başkanları, hazır giyim sektörünün mevcut durumunu ve geleceğe yönelik beklentilerini kamuoyuna açıkladı. TGSD Müşterek Başkanı Toygar Narbay, sektörün rekabetçiliğini kaybettiğini ve maliyet artışlarının önüne geçilemediğini belirtti. Hükümetin acil önlem alması gerektiğini vurguladı. Narbay, 2025 yılında da kan kaybının devam edeceğini ifade etti.
Yüksek vergi, SSK yükleri, enerji maliyetleri ve yüksek enflasyon gibi sorunlar gündemde. Narbay, “Yüksek faiz ve baskılanan kur nedeni ile şu anda üretim şirketleri zarar ediyor” dedi. Bu koşullar altında üretim yapılamaz hale geldi. Yüzde 4 enflasyon ve yüzde 5 faiz ortamında çalışan Avrupalı veya Uzak Doğulu üretici ile rekabet etmek zorlaşıyor.
Narbay, Türkiye’nin Mısır, Fas, Tunus ve Uzak Doğu ülkeleri ile karşılaştırıldığında yüzde 44 Kuzey Afrika’dan, yüzde 60 Uzak Doğu’dan daha pahalı olduğunu belirtti. Müşterilerin, kalitenin yanı sıra lojistik avantaj ve tasarım gücüne sahip olmasına rağmen, yüksek fiyatlar nedeniyle tercih etmediğini ifade etti. “Rakamlar arasındaki uyumsuzluklar bizim canımızı yakıyor” dedi.
2022 yılında yüzde 10.5 kar eden bir şirketin 2023’te karlılığının 5.6’ya düştüğünü belirten Narbay, 2024’te de yüzde 5.1 zarar beklediklerini vurguladı. 2025 yılında sektörün para kaybetmeye devam edeceği öngörülüyor. Bu durum, sektör firmalarının sermayelerinin önemli bir bölümünü kaybetmesine yol açacak.
Narbay, Türkiye’nin yaklaşık 12 milyar dolarlık iç pazar üretiminin 4 milyar dolarını dışardan alır hale geldiğini belirtti. Yüzde 30 gümrük vergisi olmasına rağmen ithalatın artması, Türkiye’nin rekabetçiliğini kaybettiğini gösteriyor. Üretim düşüşü, yapılan yatırımların karşılığında pazar olmaması nedeniyle yaşanıyor.
Elimizdeki atıl kapasitenin Amerika’ya kullanılması durumunda büyük bir fırsat doğabileceğini ifade eden Narbay, “Trump vergileri fırsat yaratıyor” dedi. ABD Başkanı Donald Trump’ın uyguladığı yeni gümrük vergileri, Türk hazır giyim sektörü için büyük bir fırsat sunuyor. Türkiye’nin yüksek entegre yapısı ve tasarım gücü ile bu yeni dünya düzeninde öne çıkabileceği vurgulandı.
Narbay, kamu destekleri ile sektörün rekabetçiliğinin artması durumunda 5 milyar dolarlık ilave ihracat yapılabileceğini ve 145 bin kişiye yeni istihdam yaratılabileceğini belirtti. Ancak bunun için kur desteklerinin artırılması ve mevcut teşvik sistemlerinin gözden geçirilmesi gerektiği ifade edildi.
Uzak Doğu’dan ürün tedarikinde fiyat farkının yeni vergilerle birlikte yüzde 28 civarına düşeceği vurgulandı. Bu durum, Türkiye için benzersiz bir pazar kazanım fırsatı sunuyor. İthalatın artışı, sektördeki sorunların çözülmesi için acil önlemler alınmasını zorunlu kılıyor.
EGSD Başkanı Yasin Akçakaya, son 2 yılda hazır giyim ithalatının yüzde 55 arttığını belirtti. İthalatın artması, yurt içi maliyetlerin yüksek olmasından kaynaklanıyor. Türk hazır giyim endüstrisi, kalitesi ve tecrübesi ile takdir ediliyor ancak sektör, zararına ürün yapmaya devam ediyor.
Akçakaya, üreticilerin yurt dışına kaydığını ve bunun uzun vadede sektörü tehdit ettiğini ifade etti. Sektörün bilgi birikimi ve insan kaynağının korunması için çözüm üretilmesi gerektiği vurgulandı. Sektör temsilcileri, acil önlemler alınmadığı takdirde daha fazla kayıplar yaşanabileceğini belirtiyor.