Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş ile 16 yaş altı gençlerin sosyal medya kullanımı üzerine önemli görüşmeler gerçekleştirdi. Bu görüşmelerde, gençlerin dijital dünyada karşılaştıkları tehlikeler ve alınması gereken önlemler masaya yatırıldı. Bakanlar, ailelerin çocuklarını koruma sorumluluğuna dikkat çekti.
Bakan Uraloğlu, gençlerin siber zorbalık, online taciz ve uygunsuz içeriklere maruz kalma riskiyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Bu durum, çocukların dijital dünyada karşılaştıkları en büyük tehlikeler arasında yer alıyor. Uraloğlu, "Gençlerimiz siber zorbalık, online taciz ve uygunsuz içeriklere maruz kalma riskiyle karşı karşıyalar" ifadelerini kullandı.
Ayrıca, sanal arkadaşlıklar ve online oyunlar yoluyla tehlikeli durumlara sürüklenebileceklerini vurguladı. Oyun platformlarının aile yapısını bozma potansiyeline dikkat çekerek, bu konuda yasal düzenlemelerin şart olduğunu ifade etti.
Bakan Uraloğlu, ailelerin çocuklarının internet kullanımını yakından takip etmeleri gerektiğini belirtti. Ailelerin, çocuklarını bu konuda bilinçlendirmeleri gerektiğini vurguladı. "Aileler, çocuklarının internet kullanımını yakından takip etmeli ve onları bu konuda bilinçlendirmelidir" dedi.
Bu bağlamda, bireysel, aile ve toplumsal düzeyde farklı önlemler alınması gerektiğini ifade etti. Yasal düzenlemelerin yanı sıra, ailelerin de aktif rol alması gerektiği üzerinde durdu.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Göktaş, dijital bağımlılıkla mücadele etmenin önemine dikkat çekti. Çocukların sosyal medyanın zararlı içeriklerinden korunması için yürütülen çalışmaların devam ettiğini belirtti. Göktaş, "Ailelerimizi ve çocuklarımızı korumak en büyük sorumluluğumuz" ifadelerini kullandı.
Göktaş, sosyal medya düzenlemesinde yaş sınırına ilişkin kademeli bir düzenleme üzerinde çalıştıklarını belirtti. 13 yaşa kadar olan çocuklar için ayrı, 13-16 yaş grubundaki çocuklar için de ayrı düzenlemeler yapılacağını ifade etti.
Bakan Göktaş, zararlı içeriklere karşı daha güçlü denetim mekanizmaları oluşturulması gerektiğini vurguladı. Çocukların kişisel verilerinin korunması ve dijital platformların sorumluluğunun artırılması için çalışmaların sürdüğünü belirtti. "Dijital çağın hızla değişen dinamikleri karşısında ailelerimizi ve çocuklarımızı korumak en büyük sorumluluğumuz" dedi.
Anne babaların, 'dijital ebeveynlik' kavramı çerçevesinde çocuklarını çevrimiçi dünyanın risklerine karşı koruma yeteneği kazanmaları gerektiğini vurguladı. Bu amaçla gerekli eğitimlerin verilmesi planlanıyor.